Previous Page  22 / 213 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 22 / 213 Next Page
Page Background

6

yeni bir turizm anlayıĢı olarak öne çıkmıĢtır. Sürdürülebilir turizm; turizmin kaynağı olan doğal, kültürel

ve sosyal değerlerin korunup geliĢtirilmesi ve çekiciliğinin devam etmesinin sağlanması demektir. Diğer

bir ifadeyle, sürdürülebilir turizm, insanın etkileĢim içinde bulunduğu çevrenin bozulmadan veya

değiĢtirilmeden korunarak, kültürel bütünlüğün, ekolojik süreçlerin, biyolojik çeĢitliliğin devam ettirildiği

ve aynı zamanda tüm kaynakların gelecek kuĢakların da aynı gereksinmelerini karĢılayabilecekleri

biçimde yönetildiği bir kalkınma Ģeklidir (Çubuk, 1996). Sürdürülebilir turizmin geliĢiminde temel amaç,

ekonomik kalkınma ile birlikte çevresel değerlerin de korunmasıdır.

Sürdürülebilir turizmin temel ilkeleri Ģunlardır;

Turizmin çevre üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak,

Doğal ve kültürel değerlerin korunması,

Turistlerin çevre ile ilgili gözlem ve algılarını arttırmak,

Turistlerin kültür ile ilgili gözlem ve algılarını arttırmak,

Kaynakların etkin kullanımı,

12 ay turizm faaliyeti,

Turistik düzenlemelerin arza göre yapılması,

Toplumsal katılım ve bilgi,

Daha anlamlı bir seyahat tecrübesi

Yerel halka ve paydaĢlara karĢı duyarlılık,

Politika, planlama ve yönetime önem verme,

Turistik geliĢme sınırlarına önem verilmesi,

Yerli halkın ekonomik olarak kalkınmasını sağlama,

Yerel halkın ekonomik olarak bağımsızlığını sağlama.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafindan hazırlanan 2023 Türkiye Turizm Stratejisi‟nde de

sürdürülebilirliğe önem veren ilkeler yer almaktadır. Bu ilkelerden bazıları Ģunlardır:

Bölgeler arasındaki geliĢme farklıklarının giderilerek sürdürülebilir kalkınma hedefine katkıda

bulunulması, var olan turizm bölgelerinin sürdürülebilirlik anlayıĢı içinde yeniden ele alınarak

planlanması ve kaliteli yaĢanabilir çevreler oluĢturulması,

Turizmin geliĢiminin sürdürülebilir çevre politikaları ile desteklenmesi,

Turizm ürününün çeĢitlendirilerek turizm sezonunun bütün bir yıla yayılması,

Sürdürülebilir turizmin tanıtılarak eko-turizm, kırsal turizm ve agro-turizm konularında kamu,

özel ve sivil toplum kuruluĢlarının bilinçlendirilmesi,

Yöreye özgü farklı turizm türlerinin birbirine entegrasyonunu sağlayarak çok çeĢitli turizm

imkânlarını sağlık, eğitim, v.b. farklı sektörel kullanımlarla bir arada sunulabilen alternatif

turizm odaklı (sağlık ve termal, golf, kıĢ sporları, doğa turizmi vb.) turizm kentlerinin

oluĢturulmasıdır (Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2007).

20. yüzyılın ikinci yarısından sonra etkili olan deniz-kum-güneĢ turizmi ve kitle seyahatlerinin

yarattığı olumsuz sosyo-kültürel ve çevresel etkiler, 1980‟li yıllarda turizmin geliĢmesinde yeni

arayıĢlara yol açmıĢ ve alternatif turizm türleri ve yumuĢak turizm biçimlerinin ortaya çıkmasına neden

olmuĢtur. Bu dönemde farklı turizm çeĢitleri hükümetlerin, toplumların ve bilim adamlarının ilgisini

çekmeye baĢlamıĢ ve yumuĢak (soft) turizm, yeĢil turizm, doğaya dayalı turizm gibi yeni turizm türleri

kitle turizmine alternatif olarak görülmüĢtür. Bu anlayıĢ maksimum kâr sağlamak isteyen kitle turizmi

yerine, bireysel veya daha küçük gruplar halinde seyahat eden turistleri çekmeyi, turizm aktivitelerini

çeĢitlendirerek turizmi daha uzun zamana yaymayı ve turizmin farklı mekânlara uygulanmasını tercih

eden bir niteliğe sahiptir (Bakırcı, 2002).

KuĢkusuz ki bu yeni turizm arayıĢları ya da biçimleri içerisinde yerli halkın ekonomik refahını

dikkate alan ve doğal çevreye karĢı duyarlı ve sorumlu bir turizm biçimi olan ekoturizm, kırsal alanların

korunarak kalkınmasını hedefleyen kırsal turizm ve ekonomik gücü zayıf kırsal alanların geliĢmesini

amaçlayan topluma dayalı turizm ya da kültür turizmi gibi turizm çeĢitleri öne çıkmaktadır.

Türkiye‟de turizmin sürdürülebilirliğini sağlayacak kültür turizmi, sağlık turizmi, termal turizm,

kıĢ turizmi, golf turizmi, kongre turizmi gibi birçok alternatif turizm imkânı bulunmaktadır. Yeni turizm

ürünlerinin geliĢtirilmesiyle birlikte turizm ürünü çeĢitlenerek zenginleĢecek böylece de turizm

sezonunun bütün bir yıla ve farklı bölgelere yayılması olanağı doğacak, turizm hareketlerinin kıyılar

üzerindeki yoğunluğu azalacak dolayısıyla turizmden elde edilen gelirlerin artırılması ile birlikte

sürekliliği de sağlanabilecektir.