Previous Page  47 / 213 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 47 / 213 Next Page
Page Background

31

Malazgirt SavaĢı öncesinde yörede yerleĢen ikinci Türk kavimi Kıpçaklardır. Kıpçaklar kitleler

halinde Safranbolu ile Eflani arasındaki topraklara yerleĢmiĢlerdir. Fatih Sultan Mehmet, XV. yüzyılın

ikinci yarısında Amasra‟yı fethedince, kentte bulunan Cenevizlileri Ġstanbul‟a gönderirken, Eflani‟de

yaĢayan Kıpçakları da Amasra kentine sürmüĢtür. Bugün Amasra‟da özellikle ağaç iĢlemeciliğinde çok

ünlü olan bu insanlar, Kıpçak Türkleri‟nin torunlarıdır.

Malazgirt SavaĢından sonra Türkler Anadolu içlerine doğru hızla ilerlemeye baĢlamıĢlardır.

1074 yılında Ankara - Kastamonu üzerinden Ġstanbul‟a gitmekte olan bir Bizans ordusuna yolda göçebe

Türkmenlerin saldırmıĢ olması, Türklerin yörede giderek egemenliğe yöneldiklerinin iĢaretidir. Kuzey-

Batı Anadolu‟nun TürkleĢmesi ve burada bulunan Bizanslılara ait müstahkem kalelerin Türklerin eline

geçmesini sağlayan kiĢi Emir Karatekin‟dir. Anadolu Selçuklu Devleti‟nin kurucusu Süleyman ġah‟ın

Komutanlarından biri olan Emir Karatekin, Çankırı‟yı fethettikten sonra, Karabük çevresinde yer alan

kentlere yönelmiĢ, 1084 tarihinde büyük bir olasılıkla Ovacık, Eskipazar, Eflani ve Safranbolu‟yu da

almıĢ ve bol ganimet elde etmiĢtir.

Kuzey-Batı Anadolu kentleri sürekli Bizans, Selçuklu ve DaniĢmentliler arasında el değiĢtirerek

bölgede siyasi açıdan iktidarsızlığa ve baĢıboĢluğa neden olmuĢtur. Anadolu Selçuklu Sultanı II.

Kılıçaslan, Selçuklu Devleti‟ni 11 oğlu arasında bölüĢtürmüĢ, Muhiddin Mesud Çankırı, Kastamonu,

EskiĢehir bölgesine Melik olarak atanmıĢtır. Muhiddin Mesut, Kastamonu taraflarında Bizanslılara karĢı

1,5 yıl gaza yapmıĢ, bu gazalarının birinde o zamanki adı Dadybra (Zalifra/Safranbolu) olan kaleyi

fethetmiĢtir (1196). Safranbolu kalesinin alınmasıyla Türkler yöreye hukuken de egemen olmuĢlar ve

kalenin “Dadybra” olan adını “Zalifre” olarak değiĢtirmiĢlerdir. 1197 yılında Devrek‟in de fethiyle

Karabük ve çevresi bütünüyle Selçuklu kontrolü altına girmiĢtir.

Kuzey-Batı Anadolu, Bizans-Selçuklu arasında sınır bölgesi olması nedeniyle sık sık istilalara ve

yönetim değiĢikliklerine sahne olmuĢtur. Bölgenin tekrar Türklerin eline geçmesi 1213 yılına

rastlamaktadır. Emir Karatekin‟in soyundan gelen Hüsameddin Çoban yönetimindeki Türkler,

Kastamonu ve çevresinde yeniden egemenlik kurmuĢlardır. Çobanoğlu Beyliği‟nin Kastamonu ve

Karabük bölgesindeki etkinliği 1280 tarihinde sona ermiĢtir.

Bu bölgede merkezi Safranbolu olmak üzere Safranbolu-Gerede hattı üzerinde etkili olan bazı

tarihçilerin Umuroğulları Beyliği dedikleri bir beylik kurulmuĢtur. XIV. yüzyılın baĢlarında ise Eflani‟de

yaĢayan Candar ailesi (1309) bu bölgede bir beylik kurmuĢtur. Candar ailesinden I. Süleyman PaĢa,

beyliği Eflani dıĢına taĢımak istemiĢ ve beyliğin merkezini Kastamonu‟ya taĢımıĢtır. Bölgede sırasıyla;

Çobanoğlu Beyliği, Umuroğulları Beyliği, Candaroğulları Beyliği hüküm sürmüĢtür. 1326 yılından,

Safranbolu‟nun Osmanlı egemenliğine geçtiği 1416 yılına kadar, taraflar arasında birkaç kez el

değiĢtirdiği görülmektedir.

Osmanlı Dönemi:

Safranbolu‟nun Osmanlılar tarafından ilk olarak alınıĢı muhtemelen 1354

yılında Osmanlı Sultanı Orhan Beyin oğlu ve Rumeli Fatihi olarak bilinen ġehzade Gazi Süleyman PaĢa

tarafından gerçekleĢtirilmiĢtir. Bu tarihten sonra Safranbolu yine Osmanlılar ile Candaroğulları arasında

el değiĢtirmiĢtir. 1402 yılında Yıldırım Beyazıt‟ın Timur‟a yenilmesi ile baĢlayan “Fetret Döneminde” ise

yörede iç savaĢlar yaĢanmıĢtır. I. Mehmet‟ in (Çelebi Sultan Mehmet) Osmanlı birliğini yeniden

sağlamasının ardından, 1416 yılında Osmanlı Ordusu Candaroğulları Beyliği‟nin üzerine yürümüĢ ve

Safranbolu ve Karabük yeniden Osmanlı ülkesine katılmıĢtır. Candaroğulları‟nın, Gerede istikametinden

gelecek olan Osmanlıları gözetlemek için, çok geniĢ görüĢ alanına sahip Karabük‟e bağlı Kapullu

Köyü‟nü tahkim ettikleri bu köye kendilerine sadık bir topluluk yerleĢtirdikleri, köyde bir takım

Candaroğlu vakıflarının bulunmasından anlaĢılmaktadır. Bu köyde aynı zamanda Osmanlı vakıflarının

da bulunması, Osmanlıların da, Candaroğulları gibi aynı siyaseti izlediğinin bir göstergesidir.

Osmanlı Devleti‟nde XVI. yüzyıla ait Anadolu Eyaletine bağlı Bolu Sancağında kurulu bulunan

vakıf kayıtlarının birinde “Taraklıborlu‟da Karabük Köyü‟nde Arif ġeyh‟in DevletĢeh Divanı‟ndaki 1979

akça geliri olan yeri meĢihatlık için vakıftır. Candaroğlu Bayezıd Beg‟den ve Süleyman PaĢa

zamanından” denilmektedir. Bu vakıf Kapullu Köyü gibi Karabük Köyü‟nün de Candaroğulları

döneminde kurulan köyler arasında olduğunu göstermektedir. Karabük ve çevresinde 1392 tarihinde

Yıldırım Beyazıt ile baĢlayan Osmanlı egemenliği 1402 Ankara SavaĢı ile son bulmuĢtur. Timur‟un

Anadolu‟dan çekilmesi ile Anadolu Beylikleri yeniden canlanmıĢ, 1402 tarihinde Candaroğulları,

Karabük ve çevresine yeniden egemen olmuĢtur. Osmanlı padiĢahı Mehmet Çelebi (I. Mehmet) son

kez Candaroğlulları topraklarını alarak Karabük ve çevresini Osmanlı topraklarına katmıĢtır.